Türkiye'nin 1 numaralı emlak ve konut editörü Tebernüş Kireçci, kendi Twitter hesabından "Bankalar ve BDDK turizm tesislerinin yabancılara geçmesi için mi çalışıyor" başlıklı analizini kaleme aldı. İşte Kireçci'nin 12 maddelik analizi...
Türkiye'nin 1 numaralı emlak ve konut editörü Tebernüş Kireçci, kendi Twitter hesabı http://twitter.com/TebernKireci1'den "Bankalar ve BDDK turizm tesislerinin yabancılara geçmesi için mi çalışıyor" başlıklı analizini kaleme aldı. İşte Kireçci'nin 12 maddelik analizi...
1) Geliri büyük oranda düşen turizm tesisleri dolar ve euro olarak bankalara borçlu. Turizmde 2020'nin çok iyi geçmesi bekleniyordu. Ama Korona salgını dolayısıyla son 75 yılın en kötü sezonu yaşanıyor.
2) Hiç bir fırsatı kaçırmamak da mahir Türk bankacılar bu fırsatı kaçırır mı? Kaçırmaz. Nitekim kaçırmadılar. Üstelik bu fırsatı kaçırmayan bankacılar grubuna BDDK ile aynı mahallenin çocukları olan katılım bankaları da dahil.
3) Özellikle de yabancı sermayeli katılım bankaları turizm sektörü üzerinde terör estiriyor. Zaten borcunu ödeyemeyen turizm tesislerine "yeniden yapılandırma" adı altında dolar ve euro bazında faiz oranları tavan seviyelere çekiliyor.
4) Bu da yetmiyor. "Proje bedeli" adı altında borçlulardan yüzlerce bin dolar talep ediliyor. Turizm tesisi sahipleri isterse imzalamasın. Sonuç icra takipleriyle sonuçlanıyor. Bunu yapan kim? Yabancı sermayeli katılım bankaları.
5) BDDK yönetimi her fırsatta yaptıklarını anlatsa da anlatmadığı yabancı sermayeli katılım bankalarını kontrol edemediği. Lafa gelince mangalda kül bırakmayan BDDK özellikle Suudi sermayeli katılım bankalarına söz geçiremiyor.
6) Bu işin sonu nereye varır? Turizm tesisleri icradan satışa çıkar. Bu tesislerin yeni sahipleri yabancılar olur. İstenilen buysa en baştan söylensin. Tarihi Yarımada'dan başlayarak Türkiye genelinde turizm tesisleri Arap sermayesinin kontrolüne geçerse şaşırmayın.
7) Güneydoğu'da yüzlerce gıda tesisi son yıllarda yüksek banka borçları dolayısıyla Araplara satıldı. Gaziantep, Diyarbakır ve Mardin'de son yıllarda Arap sermayesi gıda tesislerini satın alıyor. Araplara satılan tesislerin tamamına yakını bankalara yüksek oranlarda borçluydu.
8) Suriye ve Libya başta olmak üzere Ortadoğu'da Türkiye'nin bileğini bükemeyen Araplar Türkiye'de özellikle Suriyeli Arapları finanse ederek gıda tesislerini sistematik olarak ele geçiriyorlar.
9) Ele geçirme operasyonları tekstil sektörüne de sıçradı. Tekstilde de benzer bir operasyon var. Bunun bir benzeri turizm sektöründe yaşanacak. Gelecek yıllarda Türkiye'nin gözbebeği turizm tesisleri teker teker Araplara geçerse şaşırmayalım.
10) Bize düşen de "Bizim mahallenin çocukları" diye Suudi sermayeli katılım bankalarının yaptıklarına göz yuman BDDK yönetimini ve geçmişlerini rahmetle anmak olacak.
11) Dikkat edilirse bu operasyonlar gözlerden uzak bölgelerde gerçekleştiriliyor. Kimsenin ruhu duymadan büyük operasyon yapılıyor. Bu operasyonların hasar tespitleri 5-10 yıl sonra ortaya çıkar.
12) Türkiye'de sahada kazansa da finans sektörü üzerinden diz çöktürülmeye çalışılıyor. Gıdada başlayan, tekstilde devam eden ve turizme sıçrayacak bu sistematik operasyondaki amaç Arap sermayesinin Türkiye'deki etkinliğini artırmak.