Ankara Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, İztuzu Plajı'nın caretta caretta hastanesi için imara açılmasına karşı verilen mücadeleyi "fanatiklik" olarak nitelendirerek, "O binayı yapacağım" dedi.
Ankara Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, İztuzu Plajı'nın caretta caretta hastanesi için imara açılmasına karşı verilen mücadeleyi "fanatiklik" olarak nitelendirerek, "O binayı yapacağım" dedi.
Güllüce, TBMM'de bir grup gazeteciyle sohbetinde, Muğla'nın Dalyan beldesinin dünyaca ünlü İztuzu Plajı'na yapılması planlanan caretta caretta hastanesine karşı mücadeleyi "fanatiklik" olarak değerlendirdi.
17 bin imzalı dilekçenin Bakanlığa gönderildiğinin anımsatılması üzerine Güllüce şunları söyledi: 'Fanatiklik çok kötü' "Caretta carettalarla ilgili bir yaygara var. Her şeyin fanatikliği kötü. Dindarlığın da fanatikliği kötü, milliyetçiliğin deÖ İbadetin de çevreciliğin de fanatikliği de kötü. Orada gayri sıhhi bir yer var. O carettaların tedavi olması lazım. Orada ucube bir tesis var ama öğrenciler geliyor, tuvaletleri doğru değil, kız öğrenciler tuvaletlerini ağaçların altında yapıyor. İğrenç çirkin bir şey var. O hayvanların telef olmaması için orada yeni bir tesis olacak 300-400 mektrekare üzerine kurulu bir yer.
Bir imar tadilatı; bölge yapılaşması değil. Hem 'caretta olsun' diyorsun hem de 'bu bina olmasın' diyorsun. Nasıl yapacağız o zaman? Denizden uzak yere götürdüğünüzde başka sakıncalar çıkıyor. Hayvanı nasıl taşıyacaksın?" Güllüce, "Tepkilere rağmen yapacak mısınız" sorusunu, "Yapacağım. Fanatiklik yapanı çağıracak, ne diyorsun diye soracağım" diye yanıtladı.
'Ticari tesis değil ki bu' Carettaları tedavi eden bilim heyetinin de isteğinin bu yönde olduğunu anımsatan Güllüce, "Bakanlığımın o kadar çok parası yok. Zaten durduk yerde bunu yapalım demedik ki. Carettaların hastane binası olacak.
Ticari tesis değil, lokanta değil. Paranoya olur bu, sadece Caretta hastanesi olacak. 'Normal hastane, AVM yaparlar' deniyor. Öyle bir niyetim yok. Öyle bir salaklık edeceğini bilemem ileride birilerinin. Benden sonra birileri ne yapar bilemem" dedi.
'Empeıyalist istismar' Güllüce, uluslararası kuruluşların gelişmekte olan ülkelerin önünde, "çevreciliği" fren olarak kullandığını öne sürdü. Güllüce, şöyle devam etti: "Altın işinde görmüştük. Onlar kullanıyor diye çevreciliğe karşı mı olacağız. Haşa! Emperyalist bir akılla, milletin çevre gibi kutsal baktığı bir şeyi istismar ediyorlar. Fransa enerjisinin yüzde 70'inden fazlasını nükleerden elde ediyor. Türkiye'de nükleer eneıjiye karşı çıkan, kendi sivil toplum temsileri 'nüklere hayır' diye kampanya yürütüyor. Menderes 1960'da nükleere imza attı."
Milliyet