Amplio Emlak Yatırım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Alaeddin Babaoğlu, mevsimsel değişikliklerin yaşandığı günümüzde yapıların oluşum aşamasında doğal kaynaklara ulaşımın göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.
Dünya genelinde görülen mevsim değişiklikleri, küresel ısınmaya karşı alınması gereken önlemlerin kapsamını genişletti. Başta, doğal kaynakların kullanımı ve tasarruf önlemleri üzerine bireyler bilinçlendirilirken, yapıların da yeni şartlar dâhilinde oluşturulması gündeme alındı.
Dünyayı tehdit eden unsurların başında gelen küresel ısınma, mevsimsel değişikliklerin yaşanmasıyla daha fazla konuşulur hale geldi. Uluslararası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) verilerine göre iklim değişikliğinin en önemli nedenini insan etkinlikleri oluşturuyor. Sürekli olarak insanların alması gereken tedbirlerden ve tasarruf önlemlerinden bahsedilirken, Amplio Emlak Yatırım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Alaeddin Babaoğlu, mevsimsel değişikliklerin yaşandığı günümüzde yapıların oluşum aşamasında doğal kaynaklara ulaşımın göz önünde bulundurulması ve kaynakların dengeli kullanımı mantalitesi ile yapılması gerektiğine değindi.
Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olmasının bireysel önlemler almayı zorunlu kıldığını belirten Alaeddin Babaoğlu, sadece enerji için değil, su gibi doğal kaynakların da dengeli kullanımı için dünyanın her tarafında bilinçlendirilme çalışmaları yapıldığını hatırlattı. Ancak Babaoğlu’na göre bireyler ne kadar dikkat ederse etsin, yapıların eski yöntemlerle inşa edildiği sürece gerçek anlamda bir tasarruf yapılması mümkün görünmüyor.
Geleneksel tarzda inşa edilen yapıların tasarruf yapmayı zorlaştırdığını belirten Amplio Emlak Yatırım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Alaeddin Babaoğlu, “Bugüne kadar önemli görünen kaynağın nereden geldiğine, ne kadar kullanıldığına bakılmadan bu kaynaklara ulaşılıp ulaşılamayacağıydı. Oysaki yapılar, sahip olunan kaynakların kullanıldığı, doğaya uyumlu ve uzun yıllar verimli olacak şekilde yapılmalı. Güneşin düşme açısından, suyun tekrar kullanımına kadar detaylar ele alınmalı, ısınma için minimum harcama ve karbon salınımı yapılacak yöntemler tercih edilmeli.” dedi.
Yeni yapılarda daha az atık ve karbon salınımı oluşumunun hedeflenmesi gerektiğini belirten Babaoğlu, “Bu binaların yatırım maliyeti geleneksel yapılara göre %15-20 daha fazla oluyor. Ancak enerji kullanımında sağlanan tasarruf sayesinde çok kısa sürede kendini amorti edebiliyor. Doğaya göstermiş olduğunuz saygı da cabası” dedi.
Babaoğlu’na göre kentsel yenileme çalışmaları bu kapsamda bir fırsat olarak değerlendirilebilir. 7 milyona yakın konutun yenilenmesinin gündemde olduğunu hatırlatan Babaoğlu, barajlardaki düşük su oranlarının da, yurtdışından satın alınan doğalgaza gelen zamların da konuşulmayacağı bir ortam yaratılabileceğini aktardı.
Geri dönüşümlü malzeme kullanımı Avrupa’da %20-25, Türkiye’de %7-10 aralığında…
Yapıların oluşumunda kullanılan malzemenin geri dönüşümlü olmasını da önemli bir kriter olarak değerlendiren Babaoğlu, Türkiye’nin bu konuda gelişim göstermeye başladığını belirtti. Avrupa’daki yapıların ortalama %20-25 geri dönüşümlü malzemeden oluşturulduğunu söyleyen Alaeddin Babaoğlu, Türkiye’de bu rakamın %7-10 arasında olduğunu belirtti. Yatırımını gerçekleştirdikleri Haliç’teki Hilton Garden Inn İstanbul Golden Horn Oteli’nin %40 geri dönüştürülebilir malzemeden oluştuğunu söyleyen Babaoğlu, geri dönüşümlü binaların geleceğe dair yatırımlar olduğunu, Amplio olarak dünyanın en çevreci ve doğaya saygılı binalarını inşa etmeye devam edeceklerini belirtti.
Hilton Garden Inn İstanbul Golden Horn, çevresel sürdürülebilirlik sertifikası olan LEED GOLD’u kazanan dünyanın Amerika dışındaki ilk oteli konumundadır.
