Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, afet kayıplarını en aza indirmek ve güvenli yerleşim birimleri elde etmek amacıyla belediye bünyesinde Afet Risk Yönetimi Şube Müdürlüğü kurulduğunu açıkladı.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, 27 Haziran 1998’de yaşanan Adana-Ceyhan depreminin üzerinden 17 yıl geçtiğini hatırlatarak, kentte riski azaltma etkinlikleri çerçevesinde olası afet kayıplarını en aza indirmek ve güvenli yerleşim birimleri elde etmek amacıyla belediye bünyesinde Afet Risk Yönetimi Şube Müdürlüğü kurulduğunu açıkladı.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü; “Adana’da 27 Haziran 1998’de meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki ve 59’u Adana il merkezinde, 86’sı Ceyhan ilçesinde olmak üzere 145 kişinin yaşamını yitirdiği depremde 802 konut, 18 işyeri tamamen yıkıldı. Ayrıca 10 bin 232’si yıkık-ağır derecede olmak üzere toplam 82 bin 552 bina hasar gördü. 17 yıl önce yaşanan Adana-Ceyhan depreminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına da başsağlığı diliyorum” şeklinde konuştu.
Afet risk yönetimi üzerinde ciddiyetle durulmalı
Özellikle Ceyhan ilçesinde yıkılan binaların yeni ve çok katlı olmasının, ihmal ve kusurların boyutlarını gösterdiğini kaydeden Başkan Sözlü, “Her ne kadar zemin şartları ve yapılaşma hataları ön planda olsa da ruhsatlı ve mühendislik hizmeti görmüş yapıların da yıkılması, yönetmelik ve yasaların uygulamaları konusunda soru işaretleri oluşturmaktadır. Teknik vebilimsel çalışmalara uyulmadan, zemin koşulları dikkate alınmadan ve kentsel risk analizleri gerçekleştirilmeden imar planlarında yapılan değişiklikler; denetimsiz, kalitesiz konut üretimi ile birleşince, Adana’da afet risk yönetimi çalışmalarının üzerinde ciddiyetle durulmasını çok daha önemli hale getirmiştir. Bu nedenle olası bir depremde, Adana’da aynı kayıpların yaşanmaması için acil durum planları ve tatbikatları kadar risk azaltma uygulamalarının da hayata geçirilmesi gerekmektedir. Kentte risk azaltma etkinliklerini (sakınım) gerçekleştirmek ve olası afet kayıplarını azaltarak güvenli kentsel çevreler elde etmek amacı ile bünyemizde, 2014 yılında Afet Risk Yönetimi Şube Müdürlüğü’nü kurduk” diye konuştu.
Risk azaltma giderleri maliyet değil yatırım olarak görülmeli
Müdürlüğün hedeflerini açıklayan ve hazırlanacak sakınım planlarının kapsamıyla ilgili bilgi veren Başkan Sözlü, şunları söyledi; “Afetler meydana gelmeden kentin zarar görebilirlik düzeyini belirlemek, risklerin nerelerde yoğunluk kazandığını kestirmek ve afet risklerini azaltacak önlemler almak gerekmekte. Sakınım planlarına ilişkin düzenlemeler, özellikle büyükşehir belediyesi tarafından yürütülmelidir. Büyükşehir Belediyesi, ayrıca merkezi yönetimden bağımsız olarak ‘küresel aktör’ kimliğini üstlenmeli, risk azaltma giderleri maliyet değil yatırım olarak tanımlanmalıdır. Sakınım planı çalışmaları, kent bütününe yönelik sektörel master planı, ulaşım master planı ve kentsel dönüşüm master planı çalışmaları ile eşgüdümlü yürütülmelidir.”
Belediyelerin, kentlerin risklerine odaklanan sakınım çalışmalarını üstlenebilmesi için kaynak ve uzman işgücü konusunda üç tür desteğe gereksinim duyacağını bildiren Başkan Sözlü, kaynak destekleri, yetkilendirme destekleri ve teknik desteklerin bu kapsamda işlevsel olması gerektiğini de açıkladı.