Ali Ağaoğlu: Petek ile niyetimiz evlenmek!

İş dünyasının başarılı isimlerinden Ali Ağaoğlu, ekonomi sayfaları dışında lüks tutkusu ve Petek Ertüre aşkıyla magazin gündeminde de sıkça yer alıyor. Dönem dönem kısa ayrılıklar yaşayan ancak her seferinde birbirine dönen Ağaoğlu ve Ertüre, aynı şekilde sonuçlanan son ayrılığın ardından Bodrum’da Hello! dergisinin sorularını yanıtladı.

DENİZİN KEYFİNİ ÇIKARDILAR (FOTO-GALERİ)    

Bu yaz tatile her yıl olduğundan daha fazla zaman ayırdınız... Sebep?    

- Ali Ağaoğlu: Bu yıl böyle bir şey yapmaya karar verdim çünkü çok yoğun çalışıyorum. Aileme, çocuklarıma ve sevdiklerime daha fazla zaman ayırabilmek için de tekne aldım. Bodrum’a gelme nedenlerim arasında yine işim var, ama onlara pek belli etmeden gündüzleri gidip hallediyorum. Onlar da haklılar çünkü beni az görüyorlar.

Yaklaşık yedi yıldır birlikte olduğunuz Petek Ertüre ile tekrar barıştınız. Bu süreci anlatır mısınız?     

- A. Ağaoğlu: Zaten küsmemiştik. Bizim sevgimiz, saygımız, birbirimize olan güvenimiz, her şeyimiz gerçek. Bazen çok büyük sevgilerde bile büyük tartışmalar çıkabiliyor. Bunun kırılma evresi de uzun sürüyor. Bir süre uzak durup kızgınlığımızın geçmesi, sevgimizi daha da güçlendiriyor. Zaman geçince olay kendiliğinden kapanıyor ve hiç ayrılmamışız gibi hissediyoruz. Petek’e bazı şeyleri ona kırgınlığımdan yaptığımı da biliyor. Ancak bundan sonra böyle şeylerin olmasına asla izin vermeyeceğim.

Ufukta evlilik görünüyor mu?

- A. Ağaoğlu: Tabii ki niyetimiz bu... Biz hep ciddiydik. Petek benim için çok özel biri.

Petek Hanım, Ali Bey sizin için ne ifade ediyor peki? Ona olan aşkınızı nasıl tarif edersiniz?

- Petek Ertüre: Yaşanılması zor bir aşk, ama en güvenli omuz diye tarif edebilirim Ali’yi. Onun yanında kendimi güvende ve huzurlu hissediyorum. Ali benim hayatımın bir parçası. Et ve tırnak gibi olduk. Ayrılamıyoruz. Ona sevgim de saygım da sonsuz.

PETEK’İN BU KADAR İYİ YAZACAĞINI SANMAZDIM

Bu arada kitap yazma fikri nasıl oluştu?

- P. Ertüre: Yazmak benim için bir tutku. Her anı ölümsüzleştirmek, başka bir görüş açısıyla bakmak, kelimelerle oynayıp farklı anlatmak benim için aşkın diğer adı. İlk kitabım okuyuculardan büyük beğeni kazandı, çok sevildi. İkincisi de yolda. Şubat ayında piyasada olmasını planlıyoruz. İlk kitabın devamı niteliğinde... Keyifli hikâyeler yazıyorum. İçinde dersler de var, benim hayatımdan kesitler de.

Hayata geçirmek istediğiniz başka projeleriniz var mı?

- P. Ertüre: Elbette. “Aşk Oyunları 2” adını verdiğim kitabımdan sonra kurgulu bir hikâye yazmayı arzu ediyorum. Üçüncü kitabımı sinema filmi haline getirmek gibi bir düşüncem de var. Bu düşünceden öte bir hayal. Ama gerçek olması için elimden geleni yapacak ve çok çalışacağım. Dizilerden çok güzel teklifler alıyorum. Ancak şu sıralar hikayelerimle kendime bir dünya kurdum, orada mutluyum.

Petek Hanım’ın çıkardığı kitapla ilgili ne düşünüyorsunuz?

- A. Ağaoğlu: Bu onun ilk kitabı. Yazarlığa yeni başlamasına rağmen çok iyi bir satış grafiği var. Ve okuyucuların çok beğenisini kazandı. Ben de okudum. Açıkça söylemek gerekirse bu kadar iyi yazabileceğini tahmin etmiyordum. Son derece akıcı bir üslup, sürükleyici, içindeki hikâyeler çok güzel, çok başarılı. Çok beğendim.

SON NEFESİME KADAR ÇALIŞMAK İSTİYORUM

Sizin kitap yazmak gibi bir düşünceniz olabilir mi?

- A. Ağaoğlu: Ben ileride yazacağım. Anılarımı gençlerle paylaşmayı çok istiyorum.

İş temponuz çok yoğun olmasına rağmen eğlenceye de zaman ayırabiliyorsunuz...

- A. Ağaoğlu: Evet, günde ortalama 15-16 saat çalışıyorum. Sosyal yaşamımı da işime göre organize ediyorum. Gece hayatım yok ama davetlere katılırım. Ayda yılda bir dışarı çıkarım. 

Hobileriniz neler? 

- A. Ağaoğlu: Bir insanın başına ne gelirse meraktan gelirmiş. Onun için fazla merakım yoktur.

Hiç sıkılıp emeklilik planları yaptığınız olmuyor mu?

- A. Ağaoğlu: Hiç olur mu? Daha yeni başlıyorum. Sıkılmak benim emekli olduğum gün olur ancak. Nasıl sanatçılar sahnede ölmeyi çok arzu ederlerse ben de işime o kadar çok aşığım, son nefesime kadar çalışmak istiyorum.

DENİZE ESKİDEN BERİ DÜŞKÜNDÜM     

Ali Bey, otomobil düşkünlüğünüzü biliyoruz. Bu yıl bir de deniz tutkusu oluştu, üç tekne aldınız. Oğlunuzun satın aldığı, sizin parçaladığınız tekneyi de sayarsak dört hatta...

- Ali Ağaoğlu: Denize eskiden beri düşkündüm. İstanbul’da evimin önünde duran, taksi niyetine kullandığım 13 metrelik bir tekne var. Denize tutkumu hobi haline getirmenin vaktinin geldiğini düşündüm. Birini kızım Sena’ya, diğerini kardeşim Hüseyin’e, bir tanesini de kendime aldım.

Aga-1 adlı nasıl bir yat?

- A. Ağaoğlu: 35 metre uzunluğunda, 5 kamaralı bir master, iki VIP, iki de twin kamarası var.

Suat Ekiz/Hürriyet