Yer altı şehirleri ve peri bacaları ile ünlü Nevşehir'de yer alan Kapadokya bölgesinin, 12 yıldır ev hanımlarının tarifleriyle kayıt altına alınan geleneksel yemekleri, turizme kazandırılıyor...
Göreme Belediye Başkanı Nuri Cingil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kapadokya bölgesinin yer altı ve yer üstündeki tarihi zenginliklerinin yanı sıra yüzlerce yıllık mutfağı ile de çok önemli bir turizm potansiyelini barındırdığını söyledi.
Kapadokya yemek kültürünün korunması ve kayıt altına alınması için çalışmalar yaptıklarını ifade eden Cingil, 12 yıldır düzenledikleri "Kapadokya Geleneksel Yemek Festivali”nin bu anlamda önemli bir işlevi olduğunu kaydetti.
Cingil, Festival'de ev hanımlarının yaptıkları yöreye özgü yemeklerle yarıştıklarını, 12 yıl boyunca yarışmalarla kayıt altına aldıkları bu yemeklerin son olarak kitabını hazırladıklarını ifade etti.
Kapadokya insanının geçmişte elinde bulunan malzemelerden israfı önlemek için en küçük ayrıntıyı düşünerek, farklı damak tatları oluşturduğunu vurgulayan Cingil, "Bu tatlar unutulmasın diye Göreme'deki yemek yarışmasını Yemek Festivali'ne dönüştürdük. Nevşehir Hacıbektaş Veli Üniversitesi, Kapadokya Meslek Yüksek Okulu Aşçılık bölümü ve en önemlisi bu işin mutfağında çalışan Kapadokya Aşçılar Derneği ile birlikte çalıştık. Yaptığımız ortak çalışmayla kitabımızı çıkardık. Kayıtlarımızdaki 62 yemek, çorba ve tatlıyı kitaplaştırdık. Bu sayede unutulan Kapadokya lezzetlerini belgelemiş olduk. Hepsi birbirinden özgün bu yemekleri Kapadokya turizmine de kazandırdık. Şu an bölgemizdeki birçok restoran bu yemekleri menülerinde bulundurmak için gayret içindeler” diye konuştu.
Cingil, Türkçe ve İngilizce olarak bastırılan yemek kitabının kayıtlarını geliştirip, diğer dillerde de yayımlayarak, Kapadokya yemeklerinin dünya ülkelerinde tanıtımını yapmayı hedeflediklerini vurguladı.
- Yemek tarifleri ev hanımlarından
Kapadokya Aşçılar Derneği Başkanı Arif Özata ise bölgenin tarihi, doğası kadar yemek kültürünün de çok zengin olduğunu ifade etti.
Kapadokya'nın çömlekçilikteki gelişiminin mutfağına da yansığını dile getiren Özata, "Güveç ve çömleklerde pişen yemeklerimizin lezzeti çok özeldir. 12 yıldır devam eden çalışmalarla Kapadokya mutfağının yemekleri yok olmaktan kurtarıldı. Bu yemeklerin hepsi özellikle belirtiyorum ev hanımlarının tarifleriyle, reçeteleriyle yapılmış yemeklerdir. Ev hanımları gelip kendileri yaptılar, bizler de bunları derleyip kayda geçirdik" dedi.
- Turistik tesislerin menülerine girdi
Kapadokya mutfağının canlandırılmasının bölge turizmine ciddi katkılar sağlayacağını anlatan Özata, şöyle devam etti:
"Artık Kapadokya yemekleri daha çok ilgi ve talep görüyor. Birçok restoranımızda yöre yemekleri servis edilmeye başlandı. En fazla tercih edilen yemeğimiz ise çömlek kebabı. Bu yemek bütün restoranlarımızda var. Mesela dolaz isimli tatlımız da çoğu restoranın menüsüne girdi. Yine kayısı yahnisi gibi çeşitler var. Kapadokya bölgesinin yemeklerinin en büyük özelliği toprak kaplarda pişirilmesidir. Yemekler tadını, özelliğini o topraktan alıyor. Kızılırmak’ın bölgemizden geçmesi nedeniyle toprağımız da çok meşhurdur. Toprak kaplarda pişen her yemek bizim için çok özeldir.”
AA
