2010 yılında ticaret hayatına başlayan, gerçekleştirdiği projeler ile son dönemde adını sıkça bahsedilen Pana Yapı-İnşaat firmasının Grup Başkanı Mahir Şaşmaz, Bebek Otel'de, Brooklyn projesini ve Fikirtepe'nin yenilenmesini anlattı.
Pana Yapı-İnşaat firmasının Grup Başkanı Mahir Şaşmaz Brooklyn projesiyle öncü marka oldukları meşhur Fikirtepe yenilenmesini anlattı. İşte o röportaj..
Pana Yapı hayatına nasıl başladı?
Pana Yapı, Pana Holding bünyesinde bir şirket. Fikirtepe projelerine girene kadar daha çok kendi işlerini yapan bir firmaydı. Aslında geçmişi on yıllara dayanmakta. Kendi yönetim binalarını, fabrikalarını, bünyesine ait olan binaları yapmış bir şirket. Bundan 5 sene evvel Fikirtepe'de arsa toplama işine başlanmasıyla ciddi olarak gayrimenkul sektörüne adım atmış bulunmakta. Mahir Şaşmaz olarak ise Pana Yapı'ya iki sene önce katıldım. Halen Pana Yapı inşaat Grup Başkanlığımı görevini yürütmekteyim.
Fikirtepe'de olma fikri nasıl gelişti?
Fikirtepe'de Selimoğlu İnşaat ile birlikte hareket edildi. Çünkü insanlar Pana ismini daha çok film ve dizi sektöründen tanıdıkları için tek başına böylesine bir işe girmek zordu açıkçası. İlk inşaat imalatlarının başlamasıyla birlikte Selimoğlu'nun ortaklarıyla fikirlerimiz ve vizyonlarımızın uyuşmadığını farkettik. Bu uyumsuzluğun ileride işlerimize olumsuz yansıyacağını düşünerek ortağımız olan Selimoğlu İnşaatı satın almaya karar verdik ve holding bünyesine kattık. İki senedir de tek şirket olarak Fikirtepe'de projemizi yürütüyoruz.
"AMACIMIZ IŞIKLI BÖLGE HALİNE GETİRMEK"
Ortak şirketi almak kimin kararıydı?
Açıkçası bu bir ortak karardı. Hem bizim firmamız yönetimi hem de Selimoğlu yönetimiyle birlikte alındı karar. Firmayı holding bünyesine kattıktan sonra da Selimoğlu adı yerine, daha güvenilir ve bilinen bir şirket olarak Pana adını öne çıkarmaya başladık. Ama şu an Selimoğlu da bizim grup şirketlerimizden biri ve onun 55-60 yıllık bilgi birikiminden de faydalanıyoruz tabiiki.
Büyüme noktası bu olay diyebilir miyiz?
Kesinlikle! Fikirtepe'de şu an dört tane adamız var. Brooklyn projelerimize Raci Bey'in (Raci Şaşmaz) koyduğu bir isim. Nedeni ise lokasyonu çok iyi olduğundan orayı bir Brooklyn'e çevirmek ve burayı bir "ışıklı" bölge haline getirmek. Biraz da tabii ki işin sanat tarafı var. Tüm projeler bittiğinde Fikirtepe'de Brooklyn çatı ismi altında yaklaşık 4 bin konut yapmış olacağız.
Yanılmıyorsam Çeşme'de de varsınız?
Selimoğlu firmasını almamızla birlikte grup bünyesine geçen Çeşme'deki 125 dönüm arsamız üzerinde çok özel bir projeyi hayata geçirmeye karar verdik. Port Alaçatı'nın mimarlarıyla anlaşarak o bölgede Jarden Eden projesine başladık. 44 villalık kısmını bu yıl haziran ayına yetiştireceğiz inşallah. 118 villa,
6 konaktan oluşan bir proje Jarden Eden.
Geçen yıl bu projemiz Signs of The City yarışmasında 'müstakil konut" dalında birincilik ödülü aldı. Bölgenin dokusuna uygun taş yapılar... En önemli noktası ise hiç bir konutun birbirine benzememesi. İnsanlar Türkiye'nin herhangi bir noktasından yola çıktıklarında telefonlarından verdikleri komutla bahçelerini sulayabilecek, evlerini ısıtabilecek, elektrikleri kapatıp açabilecekler. Akıllı sistemlerin tümünü bu evlerde görebileceksiniz. Bunun yanı sıra İstanbul Bağdat Caddesinde butik işlerimiz var.
Neden Fikirtepe?
Fikirtepe Türkiye'nin en büyük kentsel dönüşüm projesi. İyi dizayn edilmiş, merkezi bir bölgesi. Sıkıntılı bir sürecin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın el atması ile buradaki sorun çözüldü. Fikirtepe, içerisinde finiküler sistemi, 25 metre genişliğinde caddeleri olan ve ünlü bir Hollandalı mimar tarafından master planı hazırlanmış bir iş yer. Bana sorarsanız Anadolu yakasının en iyi lokasyonu.
Fikirtepe'ye baktığınızda etrafında çok önemli 7-8 üniversite var. Çok büyük hastaneler var ve Marmaray 3-4 dakikalık mesafede. E tabiiki de Avrasya Tüneli var artık burada. Birinci köprüyü hiç konuşmuyorum bile...
Brooklyn Park projemizde 731 konut var bunların yüzde 40'ı bizim yüzde 60'ı hak sahiplerinin. Park projemizde teslim aşamasındayız. 431 konutluk Life projemizde temel imalatlarına başladık. 670 konutluk Dream ve 950 konutluk City projelerimizin de yıkım sürecini bitirdik, ruhsat işlemleri devam ediyor. Ayrıca Mandıra Caddesi üzerinde çok güzel bir satış ofisini inşallah mart ayı içinde hizmete açacağız.
Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
Ben sabah 06.00'da kalkarım. Bu, gece 02'de de yatsam böyle gece İl de de... Üniversiteden kalan bir alışkanlığım. Uyandıktan sonra yarım saat, kırkbeş dakika sporum var. 7 buçukta da evden çıkmaya gayret ediyorum malum İstanbul trafiği... Öğleye kadar genelde ofiste oluyorum, sonrasında şantiyeleri geziyorum ve günüm dolayısıyla başlamış oluyor. Öğleden sonraları da yine şantiyede olmaya gayret ediyorum. İnşaat Grup Başkanı olarak işin başında olmam güven veriyor ve insanlar beni görünce motive oluyor.
Çocuklarınız burada mı?
Şu anda Ankara'dalar. Oğlum bu sene üniversite sınavına girecek bizde düzenini bozmak istemedik. Sınav sonrası ailem de İstanbul'a taşınacak.
Peki onlar istiyor mu İstanbul'u?
Evet çok istiyorlar. Zaten eşim İstanbul Cerrahpaşa mezunu, onun da gençliği burda geçti.
Televizyonla aranız nasıl?
Çok izlememeye gayret ediyorum. Ama tabiiki o da hayatımızın bir parçası.
Hobilerinizi merak ediyorum.
Futbolu çok severim. İyi Beşiktaşlıyımdır. Kombinem de var ve İstanbul'daki maçları asla kaçırmam. Eğer ki Beşiktaş kaybetmişse maçı, o hafta benim için çok zor geçer. Motora çok meraklıyım, bu arada ve motosiklet kullanmayı çok severim. Sabırsızlıkla havaların ısınmasını bekliyorum. Geçen sene İzmir. Göcek, Ankara ve Zonguldak'a gittim. Seviyorum yani motora atlayıp gezmeyi.
Farklı projeleriniz var mı?
Zonguldak'da öğrenci yurdu projemiz var, bin kişilik. İnşaatı tamamlanmak üzere.
Yurt meselesi şu an gündemde biliyorsunuz, endişe etmiyor musunuz?
Evet ne yazıkki. Haberleri, o görüntüleri gördükçe kahrolduk. Ama onlara yurt denemez yani. Apartmandan bozma, hiçbir standarta uymayan, derme çatma yapılar. Evlatlarımızı teslim ettiğimiz bu yerlerin inşaat kaliteleri, güvenlik önlemleri çok üst düzeyde olmalı ve çok sıkı denetlenmek buralar.
Peki sizce bunun sorumlusu kim?
Denetimsizlik iç içe. Denetleyenlerin de onu yapanların da aynı miktarda suçu var. Yani cahillik bir tarafta. Yangın kapsı PVC... Düşenebiliyor musunuz? Ayrıca yangın kapısı koymuşsun onu neden kitlersin, adı üstünde yangın kapısı, kaçmak için yani. Toplu yaşam yerlerinde bu tür güvenlik tedbirlerinin en üst seviyede olması lazım. Hastaneler, okullar, yurtlar... Yangın yönetmeliğine eksiksiz uygun olması gerekir. Yahu bu ülkede tavana konulan yangın dedektörlerini bağlamadan sırf denetimden geçsin diye oraya koyan insanlar ve firmalar var. Her şeyden önce eğitim ve insan kalitemizin artması lazım.
Peki sizin 2017'den beklentiniz nedir?
Şuan büyük bir darlık var, hepimiz yaşıyoruz öncelikle onun çözülmesi. Konutta bunu daha da hissetmeye başladık. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra başladı bu sıkıntı ve Reina katlimanında da doruk noktasına ulaştı. İnsanlar şuanda ekonomiye güvenemiyorlar. Dolayısıyla beklemedeler, şu son bir kaç gündür doların düşmesi bizim satışlarımızı hemen etkiledi ve artmaya başladı. İnsanlarımız artık dolardan büyük bir getiri alamayacağını görünce hemen gayrimenkule dönüyor. Şu an önümüzdeki en önemli süreç referandum tabii ki. İnşallah ülkemiz için iyi bir sonuç çıkar. Çünkü o durum bile sektörü germiş durumda. İnşaat çok önemli bir sektör. 10 milyon kişiye ekmek sağlıyor.
TÜRKİYE İNŞAATTA DÜNYANIN 2. SIRASINDA
Allah korusun inşaat sektörünü bir sallarsanız inanılmaz olaylar yaşanabilir ekonomik anlamda. Türkiye inşaatta dünyanın ikinci sırasında Çin'den sonra. Bu sektörü her zaman canlı tutmamız lazım.
Devletten beklentiniz nedir?
Bakın 15 Temmuz ülkemiz için çok ciddi bir olaydı tekrar söylüyorum. Sözleşmelerimizde mücbir sebep denen bi olay var. Sel, afet gibi durumlarda sözleşmelerinizi askıya alabilirsiniz ya da alınabilir. Dolayısıyla 15 Temmuz da bir mücbir sebeptir. Doların, dövizin bir takım olaylara göre öngörüsünü yapabilirsiniz ama kimse darbe olacağını bilemez, tahmin edemez değil mi? Şu anda sıkıntı bir anlamda da bankalarda. Yatırım sektörüne kredi kullandırmıyorlar. En azından bir yıl geri ödemesiz, vadelerin yapılandırması lazım. Yoksa çok firma sallanacak. Bankalar şu anda inşaat sektörünü riskli görüyor. Neticeye gelirsek bu şekilde büyüme gerçekleşemez.
Pana Yapı olarak 10 sene içinde kendinizi nerede görüyorsunuz?
Yapılan son araştırmalarda TOKI ve Emlak Konut'u çıkarttığınızda Türkiye genelinde ilk 10 firma arasındayız.. İyi bir kadro kurduk ve sektöre çok iddialı girdik. İnanıyorum ki çok yakın bir gelecekte gayrimenkul sektörünün en önde gelen firmalarından biri olacağız.
Yenibirlik
Önerilen Bağlantılar : Satışa çıkacak projeler