24 / 04 / 2024

İstanbul depreminde 150 bin bina hasar görecek!

 İstanbul depreminde 150 bin bina hasar görecek!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Güçlü Mete ve Candaş Tolga Işık'ın Kafa Radyo'daki Kripto Odası programına konuk oldu.


İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul'un deprem riskine ve İstanbul'da yapılan deprem çalışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 


Güçlü Mete'nin "İstanbul'un en büyük felaketi deprem. Bu konuda ne gibi çalışmalar yapılıyor? Dönüşüm faaliyeti ve binaların durumları nedir?" sorusunu ekrem İmamoğlu şu şekilde yanıtladı: 


"Deprem İstanbul'un çözülene kadar en büyük sorunu. İlk sıradan düşmemesi gerekiyor. 1999 depremi, ardından Düzce depremi ve oradaki hasarlar, can kayıplarının yanı sıra o depremlerin bir etkisi de 2001 krizi oldu.  Depremin ekonomik boyutu da çok büyük. İstanbul'a deprem gelene kadar tüm tedbirler alınmalı. İstanbul'un bugünkü haliyle depremde can kaybını konuşmak istemem, ekonomik kaybı da tramva yaratır."


Seferberlik gerekli

İstanbul depreminin Türkiye'nin bağımsızlık sorunu olduğuna dikkat çeken Ekrem İmamoğlu, "Depremin yüz milyarlarca dolarlık karşılığı olur. Bu yükü ülkemize yaşatmamalıyız. Bu kadar büyük alanı İlçe Belediyeleri, Büyükşehir ya da Bakanlık tek başına çözemez. Seferberlik gerekli" şeklinde konuştu. 


Daha önce İstanbul depremine ilişkin bir envarter çalışması yapıldığına dikkat çeken İmamoğlu, "Bu çalışmada 50 bin binanın çok ağır hasar göreceği ve 15 bin can kaybı yaşanacağı tespit edilmiş. Bu verilere göre de 50 bin bina yüz binlerce konuta, iş yerine tekabül eder" dedi.


Verilerin günümüzde değiştiğinin altını çizen Ekrem İmamoğlu, "Can kaybı tahmini trajik. Bu tahminin 3 katına çıkan veriler tespit ettik sahada. 150 bin bina ağır hasar görecek" diye konuştu. Yaptıkları tespitin bilimsel olmadığını belirten İmamoğlu, tespit yapmanın iyi olduğunu kaydetti ve "Belirlenen veriler eşliğinde vatandaşa daha detaylı  tespit yaptırma uyarısında bulunuyoruz" dedi.  İmamoğlu, İBB'nin, envanter çalışması kapsamında Avcılar ve Silivri de gerçekleştirdiği pilot uygulama bitmek üzere olduğunu belirtti. 

İstanbul'un yapı envanteri çıkarılıyor

Ekrem İmamoğlu, envanter çalışmasına ilişkin şu açıklamalarda bulundu:


"İstanbul'da toplam 850 bin bina var. 39 ilçede hızlı sonuç alabilmek için envanter çıkarıyoruz. Yapılan tespitlerde 150 bin bina ağır hasar alacak gibi bir veri çıkıyor.


Tüm veriler yıl sonunda İstanbul geneli ve ilçe ilçe olmak üzere kamuoyu ile paylaşılacak. Avcılar ve Silivri'de başlayan pilot uygulama, Ocak ayı itibariyle 39 ilçeye yayıldı. Yıl sonuna kadar tamamlanacak. Çalışmada 99 öncesi yapılan binalar inceleniyor." 


Kentsel dönüşüme ilişkin de konuşan Ekrem İmamoğlu, "Bizi binasına almayan yüzde 15 e yakın vatandaş oldu. Vatandaş dönüşümle yüzleşmek istemiyor" dedi ve "Bizim 3 metodumuz var; tespit yapmak, boş durmamak ve dönüşüm. İstanbul'da insanlara güvenli binalar sunmamız gerekiyor. 20 yıldır İstanbul'da dönüşüm için emek veriliyor. Bu dönüşümü hiçbir kurum tek başına üstlenemez. Dönüşümde bir yere gelinmemiş. Böyle gidersek, devletin yetkililerinin de açıklamalarına göre de; İstanbul için 50-60 belki 80 yıla daha ihtiyaç var. Böyle olmaz, seferberlik başlatılmalı, sahayı belli metdolarla aktif hale getirmek gerekiyor" şeklinde konuştu.


"Alibeyköy'den Silivri'ye, Kağıthane'den Kartal'a kadar örnek çalışma modeli geliştiriyoruz. İBB, KİPTAŞ, BiMTAŞ ortaklığıyla ne kadar daire olursa olsun dönüşecek" diyen Ekrem İmamoğlu, şunları kaydetti:


"Bağcılar'da bir sitede yıkım ve imalat başlayacak. Gürpınar Sitesi de bu örnek model amacıyla yapıldı. Vatandaş güvence duyacak, binasını güvenle teslim edecek, biz aracı olacağız. Böylece yerinde ve hızlı dönüşüm yapacağız."

Dönüşümde tek dilde hareket edilmeli

Kentsel dönüşümde daire paylaşımının münaşakalara sebep olduğuna değinen İmamoğlu, "Dönüşümde pazarlık bitti. Fikirtepe'de dönüşüme bu yüzden ihanet edildi. Kentsel dönüşümde ve depremde bunların yaşanmaması için Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Bir deprem konseyi kuralım siyasi dili olmasın dedik. Konseyde bilim insanları, sektör temsilciler olsun. Depremle ilgili kurul oluşturalım dedik. Burada amaçladığımız şey, depremle mücadelenin dilinin tek olması. Biz istiyoruz ki deprem İstanbul'da siyaset aleti olmasın. Tek dille hareket edelim. Dönüşümü bankacılık ve finans sektörü de desteklemeli. Biz sahada koşuyoruz, koşarken; sistemin bütün aktörlerini harekete geçirip, güçlendirme ve yıkımın düşük maliyetli finansman oluşturularak İstanbul'un yenilenmesi için çabalıyoruz" açıklamasında bulundu. 


Ekrem İmamoğlu, şu değerlendirmeleri yaptı:


"Deprem temel mesele. Hızlıca tespitlerimizi yapıyoruz. Örneğin 1 bina çürük, insanlar çıkmaz istemezse, adli süreçleri işletmekle, gerekirse zorla çıkarmakla yükümlüyüz. Bu tür münaşakaların olmaması için bu deprem koordinasyonunu istiyoruz.


Kaygı varsa masaya koyup konuşulmalı. Ben diyorum ki tüm bu konularda yetkili bir mecra üretelim, koordinasyonu Bakanlık yapsın, Valilik ve İBB'de ana iki aktör olsun. 


Vatandaş 80 yılında 8 katlı ev yapmış ruhsat almış, şimdi gidip buraya 8 kat yapamazsın diyoruz. Vatandaş istemiyor. Şimdi bunun değişimi ile ilgili Bakanlıkla ortak hareket ediyoruz. İstanbul'un 39 ilçesinde çalışıyoruz."