Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Keçiören Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki Cemil Meriç İlçe Halk Kütüphanesi'nin açılışına katıldı. İşler, belediyelerin son yıllarda kültürel ve sosyal anlamında çok güzel hizmetler sunduğunu ifade etti...
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, "Yeni canların yitirilmesine yönelik bu tür sokak hareketlerinin yapılmasını ben yadırgıyorum ve kınıyorum. Buradan bütün muhalefet partilerine de özellikle CHP'ye bu tür provakasyonlara kalkışmaması konusunda uyarıda bulunmak istiyorum" dedi.
Keçiören Yunus Emre Kültür Merkezi'ndeki Cemil Meriç İlçe Halk Kütüphanesi'nin açılışına, İşler ile Vali Yardımcısı Yıldırım Uçar, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürü Hamdi Turşucu, Meriç'in kızı Ümit Meriç ve vatandaşlar katıldı.
İşler, burada yaptığı konuşmada, Cemil Meriç'in 20. yüzyıl düşünce tarihine önemli not düşen isimlerden birisi olduğunu belirterek, "Geçmişte atalarımıza, ecdadımıza vefada saygısızlık yaptığımız oldu ama çok şükür son yıllarda bunları telafi etmeye başladık" dedi.
Cemil Meriç, Necip Fazıl ve Erdem Beyazıt isimlerinin çeşitli kütüphanelere, merkezlere verilmeye başlandığını dile getiren İşler, düşünce, fikir, edebiyat ve dini alandaki felsefe dünyasına damga vuran önderlerin, bilim adamlarının böyle kurumlarda yaşatılıyor olmasının önemine vurgu yaparak, eser bırakanların isimlerinin merkezlere verilerek onurlandırılmasının, gelecek nesiller için de teşvik edici bir rol olacağını kaydetti.
Belediyelerin son yıllarda kültürel ve sosyal anlamında çok güzel hizmetler sunduğunu ifade eden İşler, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak'ı çalışmalarından dolayı kutladı.
İslam medeniyetinin ilk emrinin "ikra" yani "oku" olduğunu hatırlatan İşler, "Yüce kitabımız okumak anlamana gelen mastardan 'Kur'an' ismini almış. Bizim medeniyetimiz okuma üzerine kurulmuş bir medeniyet. O zaman bize düşen vazife de okumanın hakkını vermek olmalı" dedi.
Son yıllarda internetin ve teknolojinin yaygınlaşmasıyla okuma oranının düştüğüne dikkati çeken İşler, çocukların okumaya yönlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
-Cemil Meriç'in yazısını kütüphaneye verecek
Cemil Meriç'in kızı Ümit Meriç, bir dönem, dünyaya hükmetmiş Osmanlı padişahlarının kitaplarını okuma imkanının ellerinden alındığını ifade ederek, "Tarihimizde büyük bir zenginliğe sahip olduğumuz halde bugün bir kopukluk yaşıyoruz. Ancak Cumhuriyetimizin yeni ekipleri sayesinde tarihimizle olan kopukluğumuz büyük ölçüde telafi edilmektedir" dedi.
Cemil Meriç'in görmeyen gözleriyle yazdığı bir yazıyı, kütüphaneye hediye etmek istediğini belirten Meriç, kütüphaneye babasının ismini verenlere teşekkürlerini sundu.
Konuşmaların ardından İşler ve beraberindekiler, kütüphanenin açılış kurdelesini kesti. İşler, kurdeleyi kestikten sonra kütüphanede incelemelerde bulundu.
-"Çözüm sandıkta aranmalı"
Emrullah İşler, açılışın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, "Anamuhalefet partisi dershanelerin kapatılmasını Anayasa Mahkemesine götüreceğini açıkladı. Bu konudaki görüşlerinizi alabilir miyiz" sorusu üzerine İşler, "Götürebilir, ama ben bir sonuç çıkacağı kanaatinde değilim. Çünkü bizim yaptığımız düzenlemenin Anayasa'ya bir aykırılığı olmadığını düşünüyorum" dedi.
"Dün Türkiye'de yaşanan olaylarda, biri polis iki kişi daha hayatını kaybetti. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz" sorusunu İşler, şöyle yanıtladı:
"Bunlar üzücü olaylar. Bir gencimizin ölümü bahane edilerek sokakların terörize edilmek istendiğini özellikle belirtmiştim. Maalesef dün, ondan önceki gün yaşanan olaylar bunu ortaya koydu. Dün yaşanan olaylarda da bir polisimiz Tunceli'de şehit oldu ve bir gencimiz de İstanbul'da vefat etti. Dolayısıyla yeni canların yitirilmesine yönelik bu tür sokak hareketlerinin yapılmasını ben yadırgıyorum ve kınıyorum. Buradan bütün muhalefet partilerine de özellikle CHP'ye bu tür provokasyonlara kalkışmaması konusunda uyarıda bulunmak istiyorum. CHP, maalesef çoğu zaman sokağı adres göstermekte. Halbuki önümüzde 30 Mart'ta bir seçim var. Bence demokrasilerde çözüm sandıkta aranmalı. Sokakta da tabii ki demokratik haklar aranabilir, protestolar yapılabilir ama bu protestoların gayet sakin bir şekilde yapılması, gerekli açıklama yapıldıktan sonra dağılması gerekmektedir. Ama Türkiye'deki protestoların böyle yapılmadığını herkes görmekte. Taşlarla, sopalarla, molotofkokteyllerle polislere saldırılmakta, ondan sonra polis su sıktı diye yaygara koparılmakta. Göz yaşartıcı attı diye yine yaygara koparılmakta. Hem saldırıyorlar polise...
Dünyanın hiçbir yerinde polise böyle saldırıların kabul edilemeyeceğini belirten İşler, şöyle devam etti:
"Türkiye'de muhalefetin desteğiyle sokakları terörize edenler maalesef polisimize bu şekilde saldırıyor. Bu polisler bizim vatanımızın evladı değil mi? Onların taşıdığı can, can değil mi? Onlar güvenliği sağlamakla görevli memurlarımız ve güvenliği sağlamak için de gerekli tedbirleri almakla yükümlüler. Onu aldıkları zaman kendileri teröristlerin taşlarına, sopalarına, molotoflarına maruz kalıyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Önümüzde seçim var, bu seçime kadar sokakları terörize ederek, provokasyonlarla seçimin sonucunu değiştirmeye yönelik girişimler olarak ben bunu anlıyorum, okuyorum. Seçimi kaybedeceğini anlayanlar, özellikle CHP maalesef bu olayların arkasında, provokasyonun içerisinde yer almaktadır ve bunu da ben kınıyorum."
-"Fazla bir şey değişmez"
"Fezlekeler konusunda CHP'nin çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna İşler, "Fezlekeler Meclis Başkanlığına ulaştı. Normalde Meclis'i biz seçimden sonra açmak üzere kapatmıştık. Fezlekeler Meclis'e geldi diye yine tamamen siyasi şova yönelik olarak, olağanüstü bir toplantı çağrısında bulundular. Bizler onlar yokken de Meclis'i çalıştıran bir grubuz AK Parti iktidarı olarak. Biz her zaman Meclis'te olduk. Yine olağanüstü toplantı yapıldığı zaman da Meclis'te oluruz. Yani fezlekelerin orada Genel Kurul'un bilgisine sunulacak olmasını, böyle olağanüstü bir toplantıyla gündeme getirmek sadece olsa olsa siyasi bir şovdur" yanıtını verdi.
Genel Kurul'un bilgilendirileceğini ifade eden İşler, "Seçimden sonra da yapılsaydı çok bir şey değişmezdi şimdi de yapılsa fazla bir şey değişmez" dedi.
AA